Almanya'ya göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak 1977'de Kassel'de dünyaya gelen Ömer, değişik kulüplerin altyapılarında oynadıktan sonra Hamburg'un efsanevi takımı St. Pauli'ye transfer olur. Bir sezon St. Pauli'de oynadıktan sonra Bursaspor'un da taliplisi olduğu bir transfer döneminde Hikmet Karaman'ın çalıştırdığı Erzurumspor'la anlaşır.
Erzurumspor'un ardından Güneydoğu'ya geçer ve Diyarbakırspor'a transfer olur. Şenol Karagöl'lü, Hasan Yiğit'li, Deniz Kolgu'lu ve Murat Hacıoğlu'lu Diyarbakır, 4 büyüklerin korkulu rüyası olurken Ömer Erdoğan'ın piyasası gittikçe artar ve 2 yıllık Diyarbakır macerasının ardından soluğu 2. Terim dönemini yaşayan Galatasaray'da alır.
Çalkantılarla geçen Galatasaray macerasında önce Bülent Korkmaz - F. De Boer ikilisinin ardında kalır. Kadro dışı vakalarının ardından forma şansı bulsa da Fatih Terim takımdan ayrılıp göreve Gheorghe Hagi getirilince yedek kulübesi çilesi yeniden başlar. Biri Fenerbahçe, biri de Elazığspor filelerine giden iki golüyle Galatasaray macerasına nokta koyar. Yeni durağı Malatyaspor olacaktır.
Ömer Erdoğan Malatyaspor'da 2 sezon geçirir. Aykut Kocaman vasıtasıyla transfer olduğu Malatya'da ilk sezonu güllük gülistanlık devam ederken ciddi bir sakatlık geçirir ve uzun müddet sahalardan uzak kalır. 2. sezonu ise tam bir felakettir. Özellikle Ziya Doğan döneminde hatrı sayılır başarılara imza atan, UEFA Kupası'na katılan Malatyaspor 2006'da Turkcell Super Lig'e veda eder. Ömer Erdoğan da o kadronun içerisindedir.
Malatyaspor'daki son maçlarında üst üste goller bulunca transfer döneminin paylaşılamayan futbolcularından biri olur. O ise tercihini lige yeni yükselen Bursaspor'dan yana kullanır. Bursaspor ona, o Bursaspor'a öyle uyum sağlar ki kaptanlığa dek yükselir. Ertuğrul Sağlam göreve getirilene dek inişli çıkışlı bir performans sergileyen Bursaspor, Sağlam'la birlikte adeta şahlanır ve bu şahlanışın en mühim parçalarından biri 30'unu geçmiş Ömer Erdoğan olur.
Ömer'in en önemli özelliği gol yollarındaki başarısı. Bu değirmenin suyu, Ömer'in Almanya'da santrfor olarak oynamasından kaynaklanıyor. Futbola santrfor olarak başlayan Ömer, bir defalığına stopere çekilir ve çekiliş, işte o çekiliş. O günden bugüne stoper olarak ülke futboluna nam salar.
Ligin açık ara en profesyonel ve en beyefendi futbolcularından olan Ömer, evli ve -bildiğim kadarıyla- 1 çocuk babası. Bilgi yanlışlığı varsa kendisinden özür dilerim :). Ömer'in favori takımı Bayern Münih, en beğendiği futbolcu Cristiano Ronaldo. Kendisi 2007'de Tam Saha dergisi için verdiği röportajda bugüne dek forma giydiği futbolculardan şöyle bir 11 oluşturmuş; "Kalecim Mondragon. Savunmanın sağına Emrah Eren'i soluna Celaleddin'i, defansın ortasına ise Egemen'le kendimi yerleştiriyorum. Orta alanın sağı için favorim Sabri Sarıoğlu. Solda Murat Erdoğan'ı çok beğenirim. Göbek için seçtiğim oyuncular Ayman ve Ergin Yücetaş. Forvet ikilim ise Sinan Kaloğlu ve Ümit Karan'dan oluşuyor."
0 YORUM:
Yorum Gönder