3 Mayıs 2010 Pazartesi

Real Madrid - Osasuna || Maç Sonu


La Liga'da 35. Haftayı yine galibiyet ile geçiyoruz ancak zaman da yavaş yavaş tükeniyor artık. Son 3 haftaya giriyoruz fakat Barcelona'nın paun kaybetmemesi halinde Real Madrid ligi hem ikinci bitirecek, hem de sezonu kupasız tamamlayacak. Artık Barcelona'nın kalan son üç maçında puan kaybedeceğini düşünmüyorum ancak Endülüs'te oynayacakları Sevilla maçı onlar için zor geçecektir. Diğer iki maçları ise kendi evlerinde Tenerife ve son hafta Valladolid. Real Madrid ise Mallorca ve Malaga deplasmanlarına gidiyor. İçeride ise Athletic ile oynayacak. 

Maçtan önce Osasuna'nın çok rahat bir konumda olduğundan bahsetmiştim. Üzerlerindeki bu rahatlık onlara belki de artı yönde dönmüş olacak ki zaman zaman ortaya koydukları pozitif futbol dikkat çekti. Osasuna ne kadar rahat bir yapıdaysa Real Madrid'de şampiyonluk yarışında son haftalarda olduğundan o kadar stresliydi. Osasuna'nun ilk golünde stresle beraber gelen konsantrasyon kaybını canlı olarak görmek mümkün. Raul Albiol'un hatasından sonra top kısa düştü ve Aranda Casillas ile karşı karşıya kalıp durumu 0-1 yaptı. Bardağın dolu tarafı hatalı yenilen bu golün erken gelmesi. Bu tip bir golün ikinci yarının ortalarında yendiğini düşündüğümüzde ne kadar can sıkıcı olabileceğini tahmin etmek zor değil. Real'ın toparlanması 24'te Ronaldo'nun attığı gol ile oldu. 

Maça Real Madrid İker, Arbeloa, Albiol, Ramos, Marcelo, Gago, Xabi, Granero, Kaka, Ronaldo, Higuain onbiri ile başladı. Kaka sakatlık döneminden çıkmasına rağmen dinamik bir görüntü içerisindeydi maç boyunca. Fakat pek tabii tam anlamıyla sergilemesi gereken performans bu değil. Onu zirvede görmek için ya Dünya Kupası'nı ya da gelecek sezonun La Liga'sını beklemek gerekecek. Defans hattında daha önce de dediğim gibi Pepe olmadığında bir güvensizlik söz konusu. Pepe uzun zamandır takımdaki yerini alamıyor evet ama ben de uzun zamandır onun yokluğunun sıkıntıya yol açtığına inanıyorum. Metzelder sezon sonu takımdan ayrılacak ki ben bunun yanlış bir hamle olduğunu düşünüyorum. Garay ise bana göre halen bu takımda oynayabilecek bir defans oyuncusu değil. 

Orta alanda Gago ile başladı yine Pellegrini. Akıllanıp onu oyundan adlığında dakika 87'ydi. Pellegrini'nin Lass'ı bir türlü o bölgede oynatmamasına gerçekten anlam veremyiyorum. Gago elbet kötü bir oyuncu değil. Belli anlarda iyi işler yapsa da bu oyun şablonunda gerçektende Lass daha faydalı olacaktır. Granero ilk yarıda çok üretken bir görüntü içerisindeydi. Ancak hem Xabi'nin hem de Gago'nun varlığı nedeni ile zaman zaman onun yaratıcılığı da yeterli olmadı. Zaten Pellegrini'de dakika 60'da Granero ile Guti'yi değiştirdi. Sezon sonunda Guti ayrılabilir deniyor. Ben Guti eğer takımdan ayrılmaz ise seneye de takıma faydalı olacağını düşünüyorum.  Xabi Alonso'nun ortadaki varlığı neredeyse tüm takımın rahat oynamasına yol açıyor. Real Madrid ataklarında dağıttığı paslar ise cabası. Son dakikalarda Gago'nun yerine giren Juanfran ise yeni bir arkadaş. 

Marcelo'nun ilk yarının, Ronaldo'nun ise ikinci yarının son dakikalarında attığı goller 3-2'lik galibiyeti getirdi. Real Madrid'in bu maç ile sezon boyunca 29. maçını kazandığını ve bu rakamın bir rekor olduğunu belirterek son verelim. 





Fotoğraf @realmadrid.com. Marcelo.

Geçtiğimiz Hafta: R. Zaragoza 1-2 Real Madrid

0 YORUM:

Blog Widget by LinkWithin
 
Copyright 2009 Barbarossa. Powered by Blogger Blogger Templates create by Deluxe Templates. WP by Masterplan