21 Ocak 2011 Cuma

Balkan Futbolu #23 | Dakika başı 1 dolardan Galatasaray'a; Bogdan Stancu

Balkan Futbolunu yazmayalı uzun zaman oldu. Hazır Bogdan Stancu, Romanya topraklarından yakınımza adım atmışken onu kaleme almasak olmazdı...

Bogdan Stancu için çok fazla uzak tarihlere gitmeye gerek yok aslında. 23 yaşındaki forvet oyuncusu, 2008 yılında Steaua Bükreş'e imza attığı andan itibaren 'Rumen futbolunun yeni yıldızı yavaş yavaş yükselmeye başladı' yorumları çok fazlaydı. Son ayrlarda Adrian Mutu'nun düşüşünden sonra Romanya futbolu, yeni Mutu'sunu görebilmek adına Bogdan Stancu'ya bel bağladı.

Dakika başına 1 dolar!

Tıpkı Adrian Mutu gibi Stancu da Argeş Piteşti altyapısının bir ürünü. Piteşti şehrinin Romanya fuboluna onlarca hediyesinden biri olan Bogdan Stancu, çok sevdiği bir kulüp olan Argeş Piteşti'nin 2005-2006'daki teknik ekibi tarafından 7 maçta oynatılır ancak beğenilmez. O dönemlerde Rumen futbolunun çok fazla tanımadığı Stancu, alınan karar sonrasıDacia Moiveni'ye kiralanır. Bu takımla bir alt ligde mücadele edecek olan Stancu, o dönem oynadığı dakika başına 1 dolarlık bir anlaşma yaparak ilginç bir sözleşmenin de başrol oyuncusu olur. 12 maça çıkar, 3 gol atar.

Dan Petrescu Stancu'dan çok etkilenir

Bogdan Stancu ile başka bir sözleşme yapıp yapmama konusunda kararsız kalan hem Argeş Piteşti, hem de Dacia Moiveni, biraz geç davranırlar ve 2006 yılında Unirea Urziceni'yi çalıştıran Dan Petrescu, Bogdan Stancu'da bir ışık görür ve hemen takımına katar. Tarihinde ilk kez Romanya birinci liginde mücadele edecek bir takımla oynayacak olan Stancu, ilk sezonunda takım arkadaşları ile birlikte ligi 10. tamamlar, ertesi sene de beşinci olunur. Aynı zamanda Romanya Kupası'nda oynanan final, kulüp için bir zirvedir ve Stancu bu başarının önemlimimarlarından biri olur. 49 maça çıkan Stancu, 11 gol atmasına rağmen takımda en fazla pozitif katkıyı yapan oyunculardan biri oluverir ve Rumn futbolunun lokomotifi olan Steaua Bükreş tarafından farkedilir.

2008'de Bükreş'e...

2008'in Mayıs ayında Steaua Bükreş'e gelen Bogdan Stancu, artık Rumen futbolunun patlama yapması beklenen oyuncularından biridir. Hem Avrupa Arenasında, hem de ligde daha fazla göze batacak olan Stancu, ortalama bir performans ile başlar. Transfer olduğu ilk sezonda Roma ile oynanan hazırlık maçında performansı ile dikkat çeken Stancu, İtalyan medyası tarafından haberlerine taşınakarak Avrupa futbol piyasasına süslenmiş bir biçimde sunulur. O dönemlerde Genoa ile adı geçen Stancu'nun bu transferi gerçekleşmez.


Bir patlama gerek!

Rumen futbolunun artık bir patalama beklediği Bogdan Stancu, Bükreş sınırlarında oynadığı 72 maçta 32 golü görmeyi başarır. Avrupa arenasından ve 5 büyük ligden ortalama kulüplerin listesinde olan Stancu'nun Romanya dışına açılması bir türlü gerçekleşmez. Kendisi hakkında 'overrated' yorumları dahi yapılmaya başlandığı anda bugün transferi resmi olarak duyuran Galatasaray çıkagelir Stancu için. Dün öğlen saatlerinde takım arkadaşları ile vedalaşan oyunuc İstanbul'a doğru yola çıktığında hakkında gelen ilk yorumlar Galatasaray Teknik Direktörü Hagi'nin bu konuda kumar oynayıp oynamadığı yönünde. Steaua Bükreş'te 130 bin dolara oynayan 23 yaşındaki Stancu artık Galatasaray'dan bunun kat kat fazlasını kazanacak. Bükreş ekibine ödenen bonservis bedeli ise ayrı bir eleştiri konusu. Ancak tüm bu tartışmalar Romanya dışında bir patlama yapması bir iki yıldır beklenen Bogdan Stancu'nun Galatasaray'da yüksek bir performans sergilemesi durumunda unutulup gidecek. Benim şahsi görüşüm ise daha önce Galatasaray ile adı birçok kez geçen Adrian Mutu'dan daha iyi bir transfer olduğu yönünde.

En önemli özelliği sert şutları

Bogdan Stancu S. Bükreş'e geldiğinden bu yana neredeyse hiçbir maçı kaçırmadı. Çok az sakatlanıyor ve bu Galatasaray açısından önemli bir artı. Aynı zamanda aslında tam olarak bir santrafor değil de, forvet oyuncusu olan Bogdan Stancui S. Bükreş forması ile attığı gollere bakıldığında sert ve düzgün şutları ile dikkat çekiyor. Ancak attığı penaltı gollerinin fazlalığına da dikkat çekmek gerek. Onun Galatasaray'da penaltı atmayacağı kesin gibi.

Galatasaray taraftarının Haldun Üstünel transferlerinden alışkanlığı gibi flaş bir adım olmasa da örneğin Jo'dan daha faydalı olacağı kesin! İsim yerine hırs ve istek transferi yapmak adına çalışmalarını deiştiren Galatasaray takımı, Pino'yu da bu bağlamda transfer etmişti... Bogdan Stancu'nun da artık kendisinden beklendiği gibi büyük bir patlama yapması gerek ve bunu yapacağı yer belki de Galatasaray olacak. Peki Stancu'nun en büyük eksi özelliği ne olabilir? Kimse onun yeteneksiz olduğunu söyleyemez. Ancak onun için tek eksi yön, Galatasaray'ın kariyeri açısından son şansı olabileceği ve bunu değerlendirip değerlendiremeyeceği konusunda bazı soru işaretlerinin olması...

İlginç bir not: Kedi Stancu!

Romanya'da lakabı 'kedi' olan Stancu aslında yapısı ile bunu oldukça gösteriyor. Onu keşfeden antrenörlerden biri olan Ianovschi, Stancu'nun çok hassas yapısına vurgu yapıyor ve ona 'kedi' lakabını bu yüzden taktığını ifade ediyor. Bakalım oldukça duygusal olan Stancu, Galatasaray'da bunu nasıl gösterecek?

Oğuz Öztürk

(Bu yazı aynı zamanda tarafımdan Goal.com Türkiye adına yazılmıştır)

Balkan Futbolu Yazı dizisinde geçmiş yazılara bir göz atın;

1) NK Dinamo Zagreb | " Yetiştirdiği oyuncularla , Aldığı şaşırtıcı sonuçlarla ve Milli takıma verdiği oyuncularla her zaman Hırvat futbolunun lokomotifi olmuştur... "

2) Kızılyıldız Belgrad | " İsminden dolayı sosyalist ideolojinin destekçisi gibi görülsede gerçek bu değildir.. sosyalizm propagandasını yapan partizan'a karşı kurulmuş bir kulüptür..."

3) İgli Tare | " Liberya için Weah neyse, Arnavutluk içinde Tare odur. "

4) Darko Pancev | " Makedon efsane..."

5) Sinisa Mihajlovic | " İtalya'da kaleciler arasında yapılan bir ankette, 'Frikik ve penaltılarda karşınızda kimi görmekten çekinirsiniz?' sorusuna aynı cevabı verdiler. '' Sinisa Mihajlovic ! ''...

6) Mateja Kezman | " Batman'in PSV günlerini özlediği kesin. Kezman hep futbol sahalarında ki gösterdiği hırsla ve tempoyla hatırlanacaktır. "

7) Hristo Stoichkov | " Hristo'nun annesi Penka, oğlu daha yeni yürümeye başladığında topa olan ilgisinden olacak ki hemen şu sözü söylüyordu: 'Ayaklarının arasında top ile doğdu' "

8) Hırvatistan | " Eğer bir ülkenin Hırvatistan gibi genç bir devlet tarihi varsa ozaman sportif başarılar özellikle daha çok gururlandırır. Hırvatlar için bunun milliyetçilikle okadar yakından alakası yok. Bu beraberlik, ödüllendirilmiş gayret ve vatan sevgisi hissi. "

9) İvica Osim | " İvica Osim, heykeli dikilen Zico gibi dışarıdan gelip hizmet edenler arasında çoktan yerini almış durumda Japonya'da..."

10) Bükreş'in Düşüşü | " Dinamo ve Steaua'nın başarılı oldukları 80'li yıllarda bu 'Endüstriyel' denen illete rastlamak mümkün olmuyordu. Sevgi ve kenetlenme en büyük silahtı. Peki ya kurtuluş ? "

11) Makedonya [ 1. Bölüm - 2. Bölüm ] | ''Biz Yunanlı değiliz, Bulgar, Sırp'da değiliz...''

12) 10 Mayıs 1997. S.Bükreş-D. Bükreş

13) Atina, Olympiakos - Panathinaikos | " rekabetin kaynağı sadece iki 'Atina' takımı olmaları mı? Panathinaikos ve Olympiakos kulüpleri arasındaki "ezeli" rekabet, 90 yıldır her geçen gün artarak devam ediyor. "

14) Ferencvaros | " Zöld Sasok, yani Yeşil Kartallar takımın takma adı. Tüm balkan takımları gibi eski günlerini arasa da hala bir efsane... "

15) Yunanistan 1994 | " 1994'te ABD'de düzenlenen Dünya Kupası'ndaki Yunanistan takımı şüphe yok ki Kupa tarihinin en başarısız takımlarından biri...

16) Kosova | " Kosova gelecekte 2012 Avrupa Şampiyonası için ön eleme maçlarında mücadele edecek ve bunun büyük sevinci yaşanıyor. Bizlerde futbolseverler olarak onların neler yapabileceğini görmek için sabırsızlıkla bekliyoruz. "

17) Karadağ [ 1.Bölüm - 2. Bölüm, Savicevic ] | " Milli takımlarının lakabı olan "Hrabri Sokoli" yani " Cesur Kartallar" ın hakkını fazlasıyla vermek niyetindeler. 24 Mart 2007, Henüz bağımsızlıklarının üstünden bir yıl geçmeden başkent Podgorica'da Macaristan ile oynadıkları ilk milli futbol karşılaşmasının tarihi... Haziran 2006'da siyasi olarak kazanılınan bağımsızlıktan sonra Karadağ halkı için bu maç ikinci bir bağımsızlık hikayesi.

18) Kızılyıldız - Partizan | " Zamanında "Avrupa'nın Brezilyası" olarak anılan Yugoslavya'nın her tarafı kasıp kavurduğu dönemde daha göz önündeydi bu derbi elbette. Şu sıralar Avrupa'nın ve Dünya'nın gözünden düşmüş durumda ama klasik bir rekabet olduğu su götürmez. İki takımın kapışması "Balkan Futbolu" için tam bir hazine ama bir o kadar üzücü olaylara sahne olmuş bir eşleşme.

0 YORUM:

Blog Widget by LinkWithin
 
Copyright 2009 Barbarossa. Powered by Blogger Blogger Templates create by Deluxe Templates. WP by Masterplan