Ottmar Hitzfeld’in Dortmund’u o yıllarda sessiz sedasız Avrupa’nın zirvesine yürüyen bir futbol fabrikasıydı. Sezon sonunda sarı-siyahlı ekip şampiyonluğa ulaşırken, Berger gelecek vadeden bir yetenek olarak yedek kulübesinden ara sıra çıkacaktı. Ancak Hitzfeld’in, Berger’i ön libero olarak kullanmak istemesi hiç hoşuna gitmiyordu. Euro 96 öncesinde, kadrolar açıklandığında yeteneğinin büyüklüğü bir kez daha ortaya çıktı. Çek Cumhuriyeti kadrosunda yer alan oyunculardan yalnızca yedi tanesi yurt dışında forma giyiyordu ve bu oyuncuların en genci 23 yaşındaki Berger’di. Genç oyuncu söylentilerden aldığı güçle, İngiltere’de düzenlenecek turnuva boyunca en güzel futbolunu sergiliyordu. Oynadıkları futbolla rakiplerini devirerek finale kadar geldiler. Wembley’de Almanya ile karşılaşacakları final maçında herkes gerginken kazanılan penaltıyı gole çevirmeyi başardı. Turnuva boyunca herkesin takdirini kazanan bir futbol oynayan Çekler, Lineker’in sözünün haklı çıkarırcasına Bierhoff’un attığı altın golle Almanlara boyun eğdi!
Patrik Berger , ‘’Kariyerimin en harika günü Liverpool’a imza attığım gündü. Bana inanılmaz gelen bir şey gerçekleşmişti. Southport’a taşındığımda Kenny Dalglish ve Alan Hansen ile komşu oldum. Onlar benim için Dünya’nın en iyi oyuncularıydılar! Ne mutlu bana ki torunlarıma bir Liverpool oyuncusu olduğumu söyleyebileceğim.’’ diyerek Euro 96 sonrasında gerçekleşen rüyasını tanımlıyor. Berger, Liverpool kariyerine muhteşem bir başlangıç yapmıştı. Hatta Eylül ayında ‘Ayın Oyuncusu’ ödülünü kazanarak İngiliz kamuoyunun takdirini kazanmayı başarıyordu. Ancak yedek kalmaktan bir türlü kurtulamıyor, teknik direktör Roy Evans’ın gözünde uyumsuz ve tatminsiz biri olarak görünüyordu. Bolton maçında yedek kalmayı reddetmesi gözden çıkarılmasına neden oluyordu. 98-99 sezonunda Gérard Houllier’in göreve getirilmesiyle takımda kalmasına karar veriliyor; çok sevdiği kırmızı formadan böylelikle kopmamış oluyordu. Houllier, Berger’e güvendi ve düzenli olarak kadroda yer verdi. Ancak 2000 yılının Kasım ayında dizinde yaşadığı sakatlık nedeniyle altı ay kadar sahalardan uzak kaldı. UEFA Kupası Finali’nde yaptığı geri dönüşle kupayı Anfield’a getiren gizli kahramanlardan biri oldu. Ancak 2003 yılında sakatlığı nüksetti ve çok sevdiği kırmızı formadan ayrıldı. O artık minnet borcunu ödemeye çalışan yalnız bir süvariydi.
Portsmouth ve Aston Villa formalarıyla zaman zaman eski günlerini anımsatsa da sakatlık belası peşini bırakmadı. Ameliyatlar ve rehabilitasyon süreçleriyle dolu 5 sezonun ardından Premier Lig’den ayrıldı ve 18 yaşındayken terk ettiği Sparta Prag formasını giymeye başladı. Burada geçirdiği 1,5 sezonun ardından sakatlıklardan bezmiş ve yorulmuş bir biçimde futbola veda etti. Nasıl ki o Dalglish ve Hansen onun için birer kahramansa, Balkanlarda futbol oynayan pek çok çocuk için de Patrik Berger ismi bir kahramanın ismi olarak anılıyor.
KÜNYE
Doğum tarihi 10 Kasım 1973
Doğum yeri Prag, Çek Cumhuriyeti
Boyu 1.85 m
Kulüp kariyeri
1991-95 Slavia Prag 90 maç 24 gol
1995-96 Borrusia Dortmund 25 maç 4 gol
1996-2003 Liverpool 149 maç 28 gol
2003-2005 Portsmouth 52 maç 7 gol
2005-2008 Aston Villa 29 maç 2 gol
2006-2007 Stoke City (kiralık) 7 maç 0 gol
2008-2010 Sparta Prag 23 maç 6 gol
1 YORUM:
Kop'tan:
"He's got long hair and he's strong as an ox,
And he scores great goals from the edge of the box,
His name is Berger,
whoa whoa whoa Patrik Berger."
Yorum Gönder