3 Kasım 2010 Çarşamba

Real Madrid; 2006-2007. Sıkıntılı geçen yılların son bulduğu sezon...


2006-2007 sezonu La Liga açısından mükemmel bir yıldı Real Madrid için. Ertesi sezonda Bernd Schuster yönetiminde alınan şampiyonluktan daha değerliydi. 2005-2006 sezonu Los Galacticos'un kötü bir sezonuydu ve o dönem ilk başkanlık dönemini geçiren Florentino Perez, Barcelona'nın ardından ikinci tamamlanan sezonun ardından görevinden ayrılmış, yerine Ramon Calderon gelmişti. 

2005-2006 sezonu, Los Galacticos'un duvara çarptığı bir sezon olmuştu. Aynı sezonda unutulmayan Mallorca yenilgisi silkinmek için bir nedendi. Maçın oynandığı Mallorca adasında yağan yağmur Real Madrid'in bazı şeylerden arınması için bir fırsat gibiydi. Real Madrid, o sezonun sonunda üst üste üçüncü yılında kupasız bir sezon daha yaşıyordu. Başkan Florentino Perez, bir duyuru vermek üzere aynı gün gazetecileri bir araya topladı... Tahminler, Perez'in basın toplantısında yine vaatler vereceği ve basını suçlayacağı yönündeydi. Ancak öyle olmadı. Perez hayal kırıklıklarının suçlusunu bulmuştu; kendisi... Perez'in bu istifası 2009-2010'a kadar Galaktisizm'in de bir sonu oluyordu...

Yeni başkan Ramon Calderon, 2006-2007 sezonu öncesinde artık kötü günlerin geride kaldığından söz ediyordu. Perez döneminde yapılan hatalar yapılmayacaktı. Artık çalışmayana forma yoktu. Robinho ile kavgaya tutuşan T. Gravesen dahi bazı oyuncuların şımarık olduklarından şikayetçi olmuştu. David Beckham ise sadece forma satışı yüzünden ilk 11'de yer almadığını göstermek için çok çalışıyordu. 

Calderon 2006-2007 öncesi marka değerinin devam etmesini istiyor, ancak bunu farklı bir şekilde uygulamak istiyordu. 'İngiliz tarzı bir başkan olacağım' sözleri, Calderon'un yönetimin içinde olan, ancak futbolda işi profosyonellere bırakan bir adam olacağının göstergesiydi ve öyle oldu da... Bu doğrultuda da takımın başına 'profosyonel' ve 'disiplinli' olan Fabi Capello gelmişti. Diğer hocalardan esirgenmiş olan bütün otorite Capello'ya fazlasıyla tanınmıştı. Capello'da 2006-2007 öncesinde Real Madrid ruhunun ve kimliğinin geri getirilmesi konusunda açıklamalar yapıp niyetini açıkça belli etmişti.

Bu sezon başında Mourinho ile Real Madrid'in en büyük özelliklerinden biri haline gelen ciddiyet ve iş ahlakı, 2006-2007 sezonunda ilk olarak Madrid'e Fabio Capello ile gelmişti. Aynı zamanda kazanma felsefesini de futbolculara çoktan aşılamıştı... 

"Formamı ismimle değil, savaşarak alacağım..."


İlk olarak sezon öncesi 12 oyuncu ve tüm antrenörler ile yollar ayrıldı, beş oyuncu ise kadroya katıldı. Reyes, Emerson, Cannavaro, Diarra ve en önemlisi Nistelrooy takıma katılmışlardı. Manchester United'dan yaklaşık olarak 10 milyon pounda alınan Nistelrooy, geldiğinde 30 yaşındaydı. Geç bir transferdi belki ama zamanla ne kadar faydalı olacağı görülmüştü. 33 Yaşında gelen Cannavaro ise o sezon 'Dünyanın en iyi stoperi' olduğunu kanıtlamıştı. Diarra ise Lyon'dan Capello'nun ısrarları sonucunda alınmıştı. İtalyan hocaya göre Diarra orta sahada çalışan bir motor gibiydi adeta. Büyük yıldız 'gerçek' Ronaldo ise Capello tarafından Milan'a gönderilmişti... 

İspanyollar sabırsızdı... Daha ilk iki maçta istenilen sonuçların alınmamasının ardından AS gazetesi 'Capello'yu sınır dışı edin' yazmıştı. Madridistalar kupasız geçecek 4. sezona hazır değillerdi. Bu sabırsızlık sadece bunun yüzündendi. Real Madrid sezon başında gol ortalaması kötü bir takımdı ve son 20 yılın en kötü istatistiğine sahiptiler. Marca ise Ronaldo'nun gidişinden sonra 'şimdi 9 numara kim olacak' diye soruyordu... (Ronaldo'nun ayrılış hikayesini ayrı bir yazıda yazacağım) Aslında cevap çok basitti: Nistelrooy... Ve tabii ki Raul...

22 Ekimde oynanan ve Raul - Nistelrooy ikilisinin golleri ile 2-0 kazanılan Barca maçından sonra çıkış başlamıştı. Şampiyonluk artık daha çok isteniyordu. Takımda oluşturulan 3R, yani Ruud, Raul ve Robinho, mükemmel bir sezon geçiriyorlardı. Capello ise antrenman saatlerini değiştirmişti, basına takımı daha az açıyordu ve hatta kulüp çalılanlarının kıyafetlerine bile düzenlemeler getirmişti. Sezon başında bazı Real Madridli yöneticiler dahi Capello'nun gönderilmesini istemişlerdi ancak şampiyonluk anı yaklaştıkça bu rafa kalkmıştı. 

Beklenen olduğunda kupasız geçen sezonlar artık bitmişti. Real Madrid tıpkı kendisi gibi 76 puana sahip Barcelona'nın averajla üstüne çıkıp şampiyon olmuştu. Takım için sezon bittiğinde tek eksi nokta sıkıcı bulunduğu için Fabio Capello'nun görevine son verilip, ertesi sezon (2007-2008) takımı tekrar ligde şampiyon yapacak olan Bernd Schuster ile anlaşılması oldu... Capello gönderilse dahi Real Madrid'e kalıcı bir inşaat yapmıştı ve daha sonra yazacağım 2007-2008 sezonunda Schuster'e düşen bu inşaatın üzerine birkaç tuğla koymaktan başka bir şey değildi...

--->@Wikipedia, 2006-2007 Real Madris season


+


---> Geçtiğimiz sezonun hikayesi; Real Madrid 2009 - 2010

1 YORUM:

samet dedi ki...

Süper sezondu.Raul'un barcaya attığı kafa golü muazzamdı

Blog Widget by LinkWithin
 
Copyright 2009 Barbarossa. Powered by Blogger Blogger Templates create by Deluxe Templates. WP by Masterplan