Paul Gascoigne

Gazza... Son zamanlarda Dünya üzerinde rastlanan en 'deli' futbolculardan biridir kendisi. Sahada şortunuda indirmiştir, stilini beğenmediği antrenörünede saldırmıştır. Onun oynamadığı, yedek oturduğu maçlarda bile kameralar 'acaba şimdi ne yapacak' diye merak edip sürekli onu görüntülemişlerdi zamanında. V.Jones ile yaşadıklarını bilmeyen, görmeyen yoktur. Hatta rivayet odur ki Jones'un, kendisinin 'malum yerini' sıktırırkenki fotoğrafı çerçeveletip salonuna astığı konuşulur. Daha neler mi yaptı Gazza? Middlesbrough'da oynarken takımın otobüsünü kaçırıp kaza yaptı, Glasgow'da oynerken bir maçta hakemin düşen sarı kartını saklayıp maç sonunda ona gösterdi, Hatta Lazio'da oynarken spiker maç hakkında yorum yapmasını istediğinde mikrofona geğirmiştir, İngiltere milli takımı'nda oynadığı maç sonrası, üzerinde forması ve hatta kramponlarıyla bir barda iki arkadaşıyla içki içerken görülmüştür... Gazza'nın en antipatik hali bile sempatik geldi hep insanlara. Zaaflarıyla, hatalarıyla, sevaplarıyla ama en önemlisi asla inkar edilemeyecek kadar büyük futbol zekasıyla, imajların değil gerçeklerin insanıdır Gazza. Bazı adamlar hayatı bildiği gibi yaşar steril kalıplarla müdahale etmeye, özgürlük alanlarını daraltmaya gerek yoktur. İşte Gascoigne'inde bunlardan biri oldu hep. Tüm bunları neden mi yazdım? Şimdilerde Gazza'nın tıpkı Best gibi alkol yüzünden çok hasta olduğu ve 1 yıllık ömrü kaldığı konuşuluyor. Ne kadar doğru bilinmez ama romantik futbolun bu dilencisinden biraz olsun bahsetmek istedim...