1954'te Baden Württemberg'de doğdu ve 'katı' Alman defans mantelitesinin babalarından biri olarak kabul edildi Ulrich Stielike...Çok yönlüydü aslında. Hem liberoda oynardı, hem de stoperde. Zaman zaman orta sahada bile oynadı. 1973'te Borussia camiası ile tanıştığında yakışıklı bir delikanlıydı. Daha ilk senesinde DFB Pokal'ı kaldırdı. Bu, upuzun bir kariyerin ilk başarısıydı. 75,76,77 yıllarında üç kere arka arkaya şampiyon olan takımın göz bebeğiydi. Çabucak farkedildi haliyle...Real Madrid defansı için aradığı ilacı onda bulmuştu. Borussia'daki geleneğini sürdürdü. Üç şampiyonluk da burada arka arkaya tattı. Real Madrid'deki performasnı ile yılın oyuncusu seçildiğinde henüz 25 yaşındaydı. 2 Copa Del Rey, bir Uefa kupası sapını tuttu. İsviçre'ye Neuchatel Xamax'a transfer oldu ve burada da şampiyonluk yaşadı. Futboldan sonra kendisi gibi yetenekli defans oyuncuları yetiştirmek için teknik direktörlüğe doğru kaydı. 18 Kasım 2003, Türkiye-Almanya ümit milli maçında Almanya kulübesinde gördük kendisini... İnadını ve onu ''Stielike'' yapan disiplinini gençlere zerk ederken...2006 Dünya Kupası'nda Fildişi Sahilleri'nin başında o vardı. Sonrasında FC Sion ve Katar'da Al-Arabi... En güzel günlerini Real Madrid'de yaşadığı söyledi hep... Zaten Stielike olmasını sağlayan da Real Madrid olmuştu. Bugün hala çoğu Alman defans oyuncusunun örnek aldığı isimlerin başında geliyor.
Years Club App (Gls)
1973-1977 Borussia M'gladbach 109 (12)
1977-1985 Real Madrid 215 (41)
1985-1988 Neuchatel Xamax 66 (0)
Teknik Direktörlük Kariyeri :
1989-1991 - Switzerland
1992-1994 - Neuchâtel Xamax
1994-1995 - SV Waldhof Mannheim
1996 - UD Almeria
1998 - Germany (youth teams)
1998-2000- Germany (assistant)
2000-2006-Germany (youth teams)
2006-2008-Ivory Coast
2008- FC Sion
2009-present-Al-Arabi




Başta da belirttim kupa gerçekten güzel ve zevkli geçti. Şahsım adına normal bir Dünya Kupası tadı aldığımı söylemeleyim. Bunca çalışmadan sonra gelecek sene nihayet Afrika'da düzenlenecek olan Dünya Kupası'nın provası başarıyla geçilmiş oldu. Güney Afrikalılar bu işin üstesinden tüm olumsuzluklara rağmen kalkabileceklerini göstermiş oldular. Tek sıkıntı yaratan durum Fifa'nın ücretsiz bilet dağıtarak stadları doldurmuş olabileceği. Ama bu da söylentiden ibaret. Dünya Kupası'nın atmosferinin bu kupadan daha büyük olacağı düşünülürse tribünlerin boş kalması gibi bir korkununda azalması gerekir.
Turnuvanın en iyi çıkış yapan takımı Amerika Birleşik Devletleri seçildi. 1994'ten bu yana başladıkları değişim, artık son noktasına gelmek üzere, bunu gördüm. Geçmişte Avrupa futbol piyasasına kazandırdıkları az sayıda futbolcu ile, şimdi ise komple bir takım olarak anılıyorlar. Turnuvadan önce bu kupaya kattıkları keyfi tahmin etmek gerçekten çok zordu. Fakat turnuvada tüm dikkatleri üzerlerine topladılar. 1994'ten beri beklenen şey olmuş gibi. Yani bu turnuva ABD'nin bir futbol ülkesi olmaya başladığının bir göstergesi. Zamanla en popüler spor olan Basketbolu bile geçebilir. 'Amerikalılar futboldan anlamaz' deyimi artık tarihe karışmış durumda. 2002, 2006 ve şimdi 2009... Giderek daha iyi oluyorlar...
İspanya turnuva öncesinde benim favorimdi. Bunda Euro 2008'in yanında harika kadroları ve yenilmezlik seriside etkilyidi. Fakat sürpriz bir şekilde ABD'ye elenmeleri onlar için çok üzücü oldu. Zira Dünya Kupası'nın bir provası olarak nitelendirilen bir organizasyonda 35 maçlık galibiyet serileri bozuldu. Fifa sıralamasında birinciliği bırakma gibi bir ihtimalde doğmuş durumda ancak biz futbol dilencilerinin ve benim gözümde şuan hala dünyanın en iyi takımı. Ben esas şimdi 2010'da neler yapabileceklerini merak ediyorum.
Brezilya bildiğimiz Brezilya. Tüm maçlarını aynı ciddiyetle ve izleyenlerine hep aynı keyfi yaşattırarak oynamayı başardılar. İtalya maçında en iyi oyunlarından bir tanesini sergilediler ve finalde 'Brezilya gibi' oynayarak ABD karşısında 2-0'dan 2-3 galip geldiler. Özellikle 3. golden sonra yaşanan sevinç ve heyecan görülmeye değerdi. Bu onların bu kupaya ne kadar adapte olduklarını gösteriyor bir yandan. Hiçbir turnuva Brezilyasız olmaz, burada da vardılar ve şampiyon oldular. Tebrikler Brezilya...






































