İspanya'nın güneyinde bir şeyler kaynıyor. Transfer zamanı geldiğinde genelde yüklü miktarlarda çek imzalayan iki kulüp vardır ve bunlar elbette Barcelona ve Real Madrid'dir. Ama Malaga?
Malaga şimdiye kadar bölgesel rakibi Sevilla'nın gölgesinde kaldı. Tarihinin en başarılı on yılını yaşayan Sevilla dünya futboluna Dani Alves, Seydou Keita ve Julio Baptista gibi birkaç yıldız armağan etti. Malaga ise nakit gücüyle hazır yıldızları kadrosuna katmak istiyor - örneğin Baptista. Sevilla'daki başarılı dönemi ile yıldızı parlayan oyuncu Real Madrid, Arsenal ve Roma'da aynı performansı sergileyemedi. Ancak Malaga'nın geçen sezon ligde kalmasının en büyük sebebi oydu. Son yedi maçta attığı sekiz gol ile belki de ülke tarihinin en büyük başarı hikâyelerinden birinin başlangıcına imza attı.
Şeyh El Tani'nin görevdeki ilk sezonu pek planlandığı gibi gitmedi; Porto'nun saygın eski teknik direktörü Jesualdo Ferreira'yı takımın başına getirdiler, ama sezon başlamadan önce dikkat çekici bir transfer yapmayı başaramadılar ve ligdeki ilk altı ay tam bir felaketti. Malaga finansal gücüne rağmen ikinci lige doğru yol alıyordu.
Bununla birlikte, ligde kalmanın hayati önemde olduğunun farkında olan El Tani, ara dönem transferinde ağırlığını koydu. Ferreira'nın yerine Villarreal ve Real Madrid'in eski teknik direktörü Manuel Pellegrini getirildi. Sahadaki kadroya ise Bayern Münih'ten Martin Demichelis, Enzo Maresca ve Baptista ile aranan deneyim ve kalite kazandırıldı.
Ruud Van Nistelrooy, büyük bir gösteri ile Malaga'ya ayak bastı. 2011-2012 sezonunda takımın gol silahı olacak...
Ligde kalmak garantilenince El Tani bunun meyvelerini toplamaya odaklandı. Kendisi sadece zengin bir iş adamı değil, muazzam bir kişisel servete sahip ve Endülüs'e mümkün olduğunca çok yatırım yapmak istiyor. Kulübe dünya çapında bir kadro kazandırmak için 100 milyon avroyu gözden çıkarmasının yanında, sahil bölgesini fütüristik, Dubai'vari bir marinaya çevirmek için 400 milyon avro karşılığında Marbella limanını geliştirme ihalesini aldı. Bölgenin turistik potansiyeline büyük bir inancı var ve futbol takımını da bunun bir parçası olarak görüyor.
El Tani ayrıca La Liga kulüpleri arasındaki TV gelir paylaşımı aleyhinde de konuştu. Diğer pek çok kulübün de itiraz ettiği üzere, gelirin büyük bir bölümünü Barcelona ve Real Madrid paylaşıyor.
Yakın tarihte verdiği bir demeçte, "Dürüst olmak gerekirse TV haklarında durum iyi değil. Çünkü gelirin büyük bir bölümünü sadece iki büyük takım paylaşıyor. İngiltere'deki gibi bir sistemin gelmesini diliyoruz, çünkü çok daha adil," dedi.
Goal.com